Yakın tarihte dünya düzenindeki en büyük değişimin sembolü haline gelen Almanya, Türk halkı için de kaçışın, başka bir hayatın alternatifiydi. Son yüzyılda, 2 savaş gören toprakları ve halkıyla, hem çok büyük acılara, hem de çok büyük gelişimlere tanıklık etti. Ülkemizden aldığı büyük göçle, kendi Türk mahallelerine ve yeni bir alt kültüre ev sahipliği ederken, biz ise, oğlu Almanya’da çalışan komşu teyzeden gelecek çikolataları bekledik.

Almanya, hem uzak, hem de yakın tarihten kalma derin izler, yapılar ve eserlerle kendini bugünlere taşımış bir ülke. Birçok şehir savaş sırasında yerle bir olsa da, Almanya’yı Almanya yapan her taş, tarihe dair merak sahibi ziyaretçileri aydınlatmayı bekliyor.
 

Almanya Nerededir?

Almanya, Kuzey Denizi’ne kıyısı olan, birçok Avrupa ülkesiyle sınır komşusu bir Orta Avrupa ülkesidir.

 

Almanya'ya Nasıl Gidilir?

Almanya’nın hemen hemen bütün büyük şehirlerinde uluslararası hava limanları bulunur. Frankfurt, Berlin, Münih, Düsseldorf, Hamburg, Köln gibi büyük şehirlere, ülkemizin yerel hava yolu şirketlerinin veya Almanya yerel hava yolu şirketlerinin organize ettiği, direkt uçuşlarla ulaşabilirsiniz. Almanya içerisinde de iç hat uçuşlarıyla, trenle veya araba kiralayarak seyahat edebilirsiniz.
 

Almanya'ya Ne Zaman Gidilir?

Almanya, Türkiye’ye göre çok daha kuzeyde olduğundan, hava sıcaklıkları da aynı derecede düşüktür. Almanya, deniz tatili yapılabilecek coğrafi özelliklere sahip olmadığından, ya kış tatili ya da kültür, gastronomi, fuar veya eğlence turları için uygundur. Soğuk havanın gezintilerinizin önüne geçmemesi adına, bahar ve yaz aylarını tercih etmenizi tavsiye ederiz.

Almanya'ya seyahat etmeyi mi planlıyorsunuz? Almanya tur fiyatlarını karşılaştırın!

Almanya; bira konusundaki uzmanlıkları, dünyaca ünlü festivalleri, göz alıcı meydanları ve mimarisi, sanat galerileri, bir devrin kapanmasına tanıklık eden Berlin Duvarı’nın kalıntıları, masallardan fırlamış gibi gözüken şehirleri, bir de Ren Nehri’nin ülkeye kattığı sıcaklıkla birleşince; ziyaretçilerine, her köşesinde farklı bir tecrübe yaşatacağı bir seyahat vaad ediyor. İşte; sizin için hazırladığımız liste:

  • Berlin

    Berlin

    2. Dünya Savaşı sonrasında daha da önem kazanan Berlin, aynı zamanda Almanya’nın başkentidir. Almanya’yı ikiye bölen Berlin Duvarı’nın 1989’da yıkılmasıyla, farklı etnik grupların yaşadığı çok kültürlü kozmopolit bir şehre dönüşmüş. Yıkılan Berlin Duvarından kalan kalıntılar, modern sanat müzeleri, opera binası, Berlin Katedrali, Berlin’in sembolü olan Brandenburg Kapısı, Reichstag Parlamento Binası ve tarihin acı yüzünü anlatan Holocaust Memorial, Berlin Yahudi Müzesi ve DDR Müzesi mutlaka görülmesi gerekenler listenizin en başında yer alması gerekenlerdendir. Spree Nehri üzerine oturtulmuş 5 müzeden meydana gelen, Berlin Müze Adası, tarihe meraklı ve seyahatini kültür turu tadında geçirmek isteyenler için biçilmiş kaftan olacaktır. ​Berlin’in içerisindeki özerk Türk Mahallesi olarak akıllara kazınan Kreuzberg, Prenzlauer Berg ve Neukölln, son dönemlerin en popüler semtlerinden olmaya başlamış. 3. nesil kahvecileri, farklı bar ve eğlence mekanlarıyla, zaman ayırmaya değer semtler haline gelmiş.

    devamı için tıklayın
  • Düsseldorf

    Düsseldorf

    Ziyaretçilerine bir kültür turundan ziyade, eğlence ve alışveriş tatili sunan Düsseldorf, oldukça hareketli ve keyifli bir şehir. Her turistin ilk uğradığı noktalardan biri olan Königsallee, Paris’in Champs Elysee’si tadında bir alışveriş caddesi. Ortasından geçen ufak kanal, lüks mağazaları ve sevimli kafeleriyle, gezilmesi keyifli bir cadde. Şehrin ana meydanı olan Marktplatz, festivallere ve pazarlara da ev sahipliği yapar. Eski yapılarla çevresi sarılmış, keyifli kafe ve restoranlara ev sahipliği yapan bir meydandır. Yan yana dizilen onlarca barıyla “dünyanın en uzun barı” olarak bilinen Altstadt, sevimli cafe ve barlarıyla keyifli bir gezinti sunan, Carlstadt ve Rheinuferpromenade bölgeleri de, gezi listenize eklemeniz gerekenler arasında olmalıdır.

    devamı için tıklayın
  • Münih

    Münih

    Almanya’nın 3. büyük şehri olan Münih, gezilecek meydanları, müzeleri ve tarihi eserleriyle, kültür turu sevenleri mest edecek nitelikte bir şehir. Hemen hemen her Avrupa şehrinde olduğu üzere, Münih’in de en uğrak noktası, meydanı Marienplatz. Kafe, restoran ve eski yapılarla çevrelenmiş, trafiğe kapalı bu meydan, hem gezilmesi görülmesi gereken bir çok yapıya ev sahipliği yapıyor, hem de keyifli bir mola ve fotoğraf çekmek için uğranması gerekenler listenize girmeyi hakediyor. Çevresindeki yapılardan Altes ve Neues Rathaus binaları (yeni ve eski belediye) mimarileri ve görkemleri sebebiyle görülmeye değer. Münih’in en eski kilisesi olan, St. Peter kilisesi de yine bu meydanda yer alıyor. ​Bir diğer gezilmesi gerek kilise de Frauenkirche’dır. 550 yıl önce inşasına başlanan bu kilisede, kralların mezarları da bulunuyor. Eğer yürüyüş, piknik ve doğa içeren bir gün geçirmek isterseniz, Botanischer Garten München ve İngiliz Bahçesi, gününüzü huzurlu ve keyifli kılacaktır.

    devamı için tıklayın
  • Leipzig

    Leipzig

    Bach, Richard Wagner and Felix Mendelssohn gibi dünyaca ünlü bestecilerin Leipzig sahnelerine yolunun düşmesi, şehrin sahip olduğu kültüre etki etmiştir. Günümüzde hala, St. Thomas kilisesinde Bach bestelerini dinleyebilirsiniz. Bu sanatsal etkileyiciliğinin yanı sıra, Old Town Hall gibi tarihin tozlu sayfalarına ait eserlerin bulunduğu bölgesi de görülmeye değer. Almanya’nın en eski 2. üniversitesinin merkez kampüsünün meydanı olan Augustusplatz, aynı zamanda Avrupa’daki en büyük meydanlardan biridir.

    devamı için tıklayın
  • Rugen Adası

    Rugen Adası

    Almanya’nın en büyük ve popüler adası olan Rugen, Baltık Denizi’ndedir. Özellikle kış aylarında, donan deniz ve yağan karla, kartpostallardan fırlamışçasına bir görüntüye bürünür. Ada denilince akla gelen egzotik havadan daha çok, el değmemiş doğası, sevimli evleri ile zamanda geri gitmişsiniz hissiyatı veren bir yerdir. Yaz akşamları, 22.30-23.00 civarı kararan hava, uzun ve keyifli günler geçirme şansı tanır. Kumdan yapılan heykelleri gezebilir, kırmızı gelincik tarlalarını görebilir, kumsallarda yürüyüş yapabilir, eğer yazın gittiyseniz denize girmeyi bile deneyebilirsiniz.

    devamı için tıklayın
  • Ren Nehri

    Ren Nehri

    Avrupa’nın en uzun nehirlerinden Ren Nehri, 1320 km’lik bir yolculuk sunuyor. Yaklaşık 4 saat boyunca, botla seyahat edebileceğiniz nehrin çevresinde, saraylar, şatolar, üzüm bağları, kaleler, sevimli rengarenk evler ve mükemmel bir doğa görüyorsunuz. Bu rotayı illaki botla yapmak zorunda değilsiniz. Bir araba kiralayıp gezerek, gördüğünüz yapıları ziyaret etme şansına da erişebilirsiniz.

    devamı için tıklayın
  • Köln

    Köln

    Almanya’nın 4. Büyük şehri olan Köln, Ren Nehri’nin 2 yakasına kurulmuştur. “Köln’ü görmeyen Almanya’yı görmemiştir.” denilen, varlığı neredeyse 2000 yılı bulan bir şehirdir. Tarihi çok eskiye dayandığından, “eski şehir” olarak adlandırılan kısmı, adeta bir açık hava müzesidir. Sıradan bir caddede yürürken bile Roma döneminde kalma bir yapıyla veya kalıntıyla karşılaşmanız, Köln için gayet normal bir durumdur. Hemen tren garının yanından başlar, şehrin ihtişamı. Tren garından çıkar çıkmaz göreceğiniz Köln Katedrali, UNESCO Dünya Mirasları Listesi’nde yer alır ve Almanya’nın en büyük katedralidir. Neredeyse 1500 sene önce inşa edilen bu katedralin, Gotik mimarisi ve içerisindeki sanat eserleriyle insanı büyülememesi pek mümkün değildir. Orta Çağ’dan kalma sanat eserlerine ev sahipliği yapan, Schnütgen Müzesi , Roma döneminden kalma mücevher ve mozaiklerin sergilendiği Romano - Germanic Müzesi ve Avrupalı ressamların eserlerine ev sahipliği yapan, Wallraf-Richartz Müzesi, görülmesi gereken müzelerin en önemlilerindendir. Naziler tarafından yakılan, savaş sonrası tekrar ayağa kaldırılan, Sinagog da görülmeye değer yapılar arasındadır. Alter Markt olarak adlandırılan, meydan şehrin hem kalbinin attığı, hem de dönem dönem konserlerin düzenlendiği, pazarların kurulduğu yerdir. Meydan çevresinde, meydana çıkan sokak ve caddelerde, kiliselerle birlikte ilgi çekici yapılarla da karşılaşabilirsiniz. Ren Nehri ve çevresindeki parkları, eski şehrin kapıları ve içerisindeki yapılarıyla, kiliseleriyle, kültür turu severler için büyüleyici bir şehirdir.

    devamı için tıklayın
  • Heidelberg

    Heidelberg

    Almanya denilince akla gelen, büyük şehirlerin hepsini unutturan, masalsı bir kent Heidelberg. Eski zamanlarda geçen filmlerin setlerinden fırlamış gibi görünen bu şehirde, huzurlu veya romantik bir tatil geçirmemek mümkün değil. Frankfurt’a 80 km uzaklıkta olan bu kent, güneyde yer alması sebebiyle ılıman bir iklime sahip. Aynı zamanda Avrupa’nın saygın üniversitelerinden biri olan Heidelberg Üniversitesi, şehre dinamiklik, hareket ve entellektüel bir nüfus sağlamakta. Hauptstrasse Caddesi, şehrin en hareketli noktası. 1.5 km uzunluğundaki, trafiğe kapalı bu caddede, ilginç ürünler satan dükkanlar, yerli/yabancı birçok mağaza, kafe ve restoran bulunuyor. Marktplatz, şehrin en büyük meydanı. Çevresinde bulunan yapılar, kafe ve restoranlarıyla oldukça keyifli bir meydan. Neckar Nehri’nin ikiye böldüğü şehri birleştiren Eski Köprü, tablolardan fırlamış gibi gözüküyor. Köprüden geçerek Filozoflar Yolu’na ve masallardan fırlamış gibi gözüken Heidelberg Kalesine ulaşabilirsiniz.

    devamı için tıklayın

Almanya, bira, et ve sosisleriyle ünlü bir mutfağa sahip. Onlarca farklı yöntemle ve aromayla fermante edilen biralar günlük hayatın bir parçası. Hemen hemen her şehirde bulunan bira fabrikaları, biranın Alman halkının milli içkisi olduğunu kanıtlar nitelikte. Farklı markaların, farklı biralarını mutlaka denemenizi tavsiye ederiz. Alman sosisleri, hem barbekülerin hem de sandviçlerin vazgeçilmezi. Bratwurst ve Currywurst en meşhur Alman sosisleridir.

 

İsveç köftesi benzeri oldukça leziz Alman köftesi, Königsberger Klopse, günlerce marine olan etle yapılan Sauerbrathen ve bizim dalyan köftemiz benzeri Leberkase en meşhur ve yerel et yemeklerindendir.

Et tercih etmeyenler içinse; erişte ve mantı hamuru arası bir hamurla yapılan ve emmantel peyniriyle servis edilen Spatzle ve bir Alman böreği olan Maultaschen denemeye değer lezzetler.

Meşhur Viyena şinitzeline Almanya’da da ulaşmak mümkün. Klasik ama lezzetli bir şeyler yemek isteyenler için çok risksiz ve leziz bir alternatif olacaktır.

Alman simidi olarak tasvir edebileceğimiz pretzel, sabah kahvaltısında, ara öğün olarak hatta ana yemeğin yanında ekmek niyetine tüketilebilecek, bir unlu mamül olarak aklınızın bir köşesinde bulunsun.

Biraz da tatlı konuşalım derseniz; bol katmanlı, çikolatalı leziz bir Bavyera klasiği olan Prinzregententorte tatlı ihtiyacınızı fazlasıyla karşılayacaktır.

Almanya için vize gerekir mi? Almanya'ya vize nasıl alınır?

Almanya bir AB üyesi olduğundan, Türk vatandaşlarından Schengen Vizesi talep eder.


Almanya ve Türkiye arasındaki saat farkı ne kadardır?

Almanya'nın yerel saati, kış saati uygulamasında Türkiye'den 2 saat geride, yaz saati uygulamasında ise 1 saat geridedir.
 

Almanya'da Hava Durumu ve İklim Nasıldır?

Almanya’da genel olarak 4 iklim tipi görülür. Kuzey Denizi kıyısında, ılık ve yağışlı okyanus iklimi hakimken; Baltık Denizi civarında, daha kuru ve sert bir iklim görülür. Ren Nehri kıyılarındaki şehirlerdeki iklim, daha ılıman ve yumuşak bir iklim olurken; orta ve güney kesimlerde ise, sert kışların, sıcak yazların geçtiği karasal iklim hüküm sürer.

Almanya'nın Para Birimi Nedir?

Almanya’nın para birimi euro’dur.
 

5 dakikada Almanca 10 kelimelik/cümlelik dil rehberi

Evet -  Ja (ya)
Hayır - Nein (nayn)
Teşekkür ederim - Danke (dankı)
Rica ederim : Bitte (bitı)
Afedersiniz - Entschuldigen Sie, bitte (entşuldigın zibitı)
Günaydın - Guten Morgen (gutın morgın)
İyi günler - Guten Tag (gutın tag)
İyi akşamlar : Guten Abend (gutın abınt)
Şehir merkezine nasıl gidebilirim? - Wie komme ich in der stadtzentale?    (Vi kome ih in de ştat sentrale)
Lütfen bana yardım edebilir misiniz? - Können Sie bitte mir helfen? (Könen zi miyr helfen)
 

Almanya'da genel olarak fiyatlar nasıldır?

Fiyatlar, şehirden şehre, kentten kente değişiklik göstermekle beraber, her bütçeye uygun tüketim seçenekleri bulmak mümkündür. Örnek vermek gerekirse; uygun fiyatlı bir restoranda, kişi başı  9-10 euro civarına karnınızı doyurma şansı bulabilecekken, orta-iyi bir restoranda, kişi başı  30 – 50 euro civarı hesap ödersiniz. Kahveyi 3 - 4 euroya, birayı 2- 5 euroya, gazlı içecekleri 2 - 3 euroya içebilirsiniz.

Almanya'da restoran & mağazalar kaça kadar açıktır? Hangi günler kapalıdır?

Birçok Avrupa ülkesinde olduğu üzere, Almanya’da da Pazar günü çalışmakla ilgili ciddi yasalar vardır. Pazar günleri, büyük şehirlerdeki ve şehir merkezlerindeki restoranların bir kısmı açık kalırken, mağazaların hemen hemen hepsi kapalıdır.

Pazartesi – Cumartesi arası ise, saat sabah 08.00 arası açılan mağazalar akşam 20.00'a kadar açık kalır. Bazı özel dönemlerde ve günlerde bu süre akşam 22.00’a kadar uzatılır. Restoranlar ise verdikleri servis doğrultusunda hizmet saatlerini şekillendirirler.

Sadece akşam yemeği servisi veren restoranlar saat 20.00 – 00.30 arası açık kalırken, tüm gün servis verenler ise sabah 09.00-10.00 arası açılıp, gece yarısına kadar açık kalırlar.

Almanya'nın en önemli şehirlerini gezmek için kaç gün gerekir?

Berlin, Münih, Köln gibi şehirlere en az ikişer gün ayırmak gerekir. Heidelberg, Rugen adası gibi yerlere ise, birer gün ayırsanız yeterli olacaktır. Bu durumda, 1 hafta gibi bir süre, 3-4 şehir gezmeniz için yeterli olacaktır.

Almanya’ya gitmeden önce bilmeniz gereken 10 şey:

1. Almanlar, geri dönüşüm konunda çok bilinçli ve hassaslar. Beklemediğiniz bir tepkiyle karşılaşmamak için, çöplerinizi doğru kutulara attığınıza emin olun.
2. Almanya’da müzeler, katedraller gibi birçok turist etkinliği, diğer avrupa ülkelerine kıyasla, çok ucuzdur veya ücretsizdir. Tatil bütçenizi ve planınızı yaparken daha esnek olabilirsiniz.
3. Belli ücretlerin altında kredi/debit kart kabul etmeyen işletmelerle karşılaşabilirsiniz. Her zaman yanınızda, bir miktar nakit para bulundurmayı ihmal etmeyin.
4. Almanya’nın gece hayatında elektronik müziğin yeri bir başka. Elektronik müzik sevmeyenlerdenseniz bile; oldukça başarılı DJ performanslarına tanıklık etmenizi tavsiye ederiz.
5. Almanlar, dakik olmalarıyla bilinen insanlardır. Eğer bir yerde randevunuz veya rezervasyonunuz varsa tam vaktinde orada olmaya özen gösterin.
6. Restoranlarda bir görevlinin gelip, size uygun bir yer göstermesini beklemeyin, boş bir masa bulduysanız ve beğendiyseniz buyurun.
7. Bahşiş sevilen bir şey olmasına rağmen, bir zorunluluk değildir. Bu konuda kendinizi mecbur hissetmeyin.
8. Bisiklet, Almanların en sevdikleri ulaşım araçlarındandır. Siz de şehirlerde bisiklet turlarına katılarak veya bisiklet kiralayarak gezebilirsiniz.
9. Almanlar, çok direkt ve net insanlardır. Davranışlarını ve konuşma şekillerini kabalık olarak algılamak yerine, bunun kültürel bir iletişim şekli olduğunu kendinize hatırlatın.
10. Birçok Avrupa ülkesinin tersine, restoranda masanıza su gelmez. Çünkü Almanlar, musluk suyu servis etmeyi kaba bulurlar. Karbonatlı su içmeyi tercih ettiklerinden, eğer tersini söylemezseniz size de karbonatlı su getireceklerdir.