Ziyaretçilerini her zaman hoş karşılayan Japonya; eski kültürlerin, köklü geleneklerin ve çığır açan teknolojilerin insanı hayrete düşürecek şekilde harmanlandığı bir ülkedir. Büyük bir metropol olan Tokyo’nun canlı ve heyecanlı yaşam temposundan, Nikko’nun sessiz sakin atmosferine ve kutsal mabetlerine doğru ilginç ve bir o kadar da farklı bir seyahat deneyimi vaat eden bu ülke, eski gelenekleri modern dünyayla başarılı bir şekilde birleştirir. Takayama pazarında yerel lezzetleri tadabilir, Hiroşima Barış Parkı’nı gezebilir ve Kyoto’nun muhteşem güzellikteki tapınaklarını keşfedebilirsiniz. Açık fikirlilik ve hoşgörü ile harmanlanmış, ‘Doğan Güneşin Ülkesi’; Japonya, sizi asla hayal kırıklığına uğratmayacaktır.

Japonya Nerededir?

Japonya, Pasifik Okyanus’unda bulunan toplam 6852 adadan oluşan ve Doğu Asya kıtasında yer alan bir ada ülkesidir. En yakın komşuları Güney Kore, Çin ve Rusya’dır.

Japonya'ya Nasıl Gidilir?

Türkiye’den Japonya’ya Türk Havayolları ile direkt uçmak mümkündür. Eğer arzu ederseniz, Dubai, Tayland ya da Singapur aktarmalı olarak daha hesaplı ama daha uzun uçuş alternatifleri de mevcuttur.

Japonya’ya Ne Zaman Gidilir?

Japonya’da ortalama sıcaklıklar ve hava durumu ülkenin bölgelerine göre farklılık göstermektedir. Ana ada Honshu’da hem yağış hem de kar görülmesinin en temel faktörü dağlar ve etrafındaki denizlerdir. Kış aylarında Batı Japon Denizi ve Pasifik kıyıları arasında hava çok değişiklik gösterir. Batı Japon Denizi kısmı soğuk rüzgarlar ve yoğun kar yağışına maruz kalırken, Pasifik kıyılarında kış ayları daha kurak ve berrak geçer. Dağlık bölgelerdeki düzenli ve yoğun kar yağışları kayak yapmaktan hoşlananlar için ideal şartları oluşturur.

Kiraz ağaçlarının çiçek açtığı bahar ayları, Japonya’ya gitmek için en keyifli aylardır. Haziran ayındaki yağmurlu sezon yazın nemli sıcaklarını da beraberinde getirir, bu sebeple tropik havalardan hoşlanmıyorsanız ülkenin kuzeyine doğru ya da tepelik alanlara gitmeyi tercih edebilirsiniz. Eylül ayında ise tayfunlar ve daha fazla yağmur, sonbaharın habercisi niteliğindedir. Akçaağaçların muhteşem renklere büründüğü Ekim ayından Kasım sonuna kadarki dönem ise Japonya’nın en muhteşem zamanlarıdır. 

Japonya'ya seyahat etmeyi mi planlıyorsunuz? Japonya tur fiyatlarını buradan karşılaştırın!

Japonya' da mutlaka görmeniz gereken yerleri sizin için listeledik:

 

  • Tokyo

    Tokyo

    İnsanlarla iç içe olmaktan hoşlanan gezginler için Tokyo ideal bir şehirdir. Japonya’nın başkenti olan Tokyo aynı zamanda dünyanın en popüler turist destinasyonlarından biridir. Geleneksel bahçelerdeki Sakura ağaçlarından, 90 yıllık Tsukiji balık pazarına; yüzlerce yıllık tapınaklardan, dünyaca ünlü karaoke barlarına ve muhteşem güzellikteki Shinjuku Gyoen Ulusal Bahçesine kadar çok renkli bir atmosfere sahip olan Tokyo, eskiyle yeniyi muhteşem bir şekilde harmanlar. Oldukça hiperaktif bir yapıya sahip olan bu şehirde sadece sokaklarda dolaşmak bile enerjinizi yükseltecektir.

    devamı için tıklayın
  • Kyoto

    Kyoto

    Kyoto, Kyoto prefektörlüğünün başkentidir. (Prefektörlük: Japonya'da kullanılan bir idari sistemdir.) Kyoto, eski zamanlarda 1000 yılı aşkın bir süre Japon krallığının merkezi olmuştur. Honshu adasının ortasında yer alan ve 1,5 milyon nüfusa sahip olan şehir “On Bin Tapınak Şehri” olarak da bilinir. Kyoto’da, aralarında meşhur “Fushimi Inari Tapınağı’nın” da bulunduğu binlerce “Shinto” tapınağı ile sayısız Budist tapınağı bulunur. Kyoto şehri aynı zamanda büyüleyici bahçelere ve Japonya’nın en meşhur ve önemli festivallerinden birisi olan Gion Matsuri festivaline de ev sahipliği yapar.

    devamı için tıklayın
  • Nara

    Nara

    Bir zamanlar Heijo olarak da bilinen ve 710 yılında kurulmuş olan Nara şehri, Japonya’nın ilk yerleşik başkenti olma özelliğini taşır. Kyoto’ya bir saatten az bir mesafede bulunan Nara, Japonya’nın en eski ve en büyük tapınaklarına ev sahipliği yapar. Sütunlarla desteklenmiş binaları, bakımlı çimleri ve etrafta dolaşan geyikleriyle Todaiji Tapınağı, Nara’da mutlaka görülmesi gereken yerlerin başında gelir.

    devamı için tıklayın
  • Takayama

    Takayama

    Japonya’nın büyük şehirlerinin hızından ve gürültüsünden kaçıp sessizlik ve huzur arayanlar, daha kırsal bir atmosferin keyfini sürebilmek için turistik bir şehir olan Hida Takayama’ya giderler. Kuzey Japonya Alpleri’ne yakın konumuyla Takayama, Japonya’nın en iyi korunmuş eski şehirlerinden birisine sahip olmasıyla ünlüdür. Eski şehrin en güzel bölümüne “Sanmachi” denir. Ahşap binalarla dolu üç adet dar sokaktan oluşan Sanmachi’de ‘sake’ işletmeleri ile ilginç eşyalar satan ufak turistik butikler bulmak mümkündür.

    devamı için tıklayın
  • Nikko

    Nikko

    Nikko, Nikko Ulusal Parkı’nın girişinde yer alan olan küçük bir şehirdir. Bu şehrin en büyük özelliği Japonya’nın en şaşaalı tapınağı olan Toshogu Tapınağı’na ve meşhur Japon hükümdarı Tokugawa Ieyasu’nun anıt mezarına ev sahipliği yapmasıdır. Nikko’da ön plana çıkan bir diğer unsur ise kırmızı vernikli Shin-kyo köprüsüdür. 1300 yıllık köprü 1999 yılında UNESCO Dünya Mirasları listesine alınmıştır. Nikko Ulusal Parkı; göz alıcı dağ ve doğa manzarası, gölleri, şelaleleri, Japonya'ya özgü Kar Maymunlarının bulunduğu maymun parkı ve yürüyüş parkurlarıyla turistler tarafından çok fazla rağbet gören bir yerdir. Yıl boyu parkın müthiş manzarasına şahit olmak mümkün olmakla birlikte özellikle sonbahar ayları Nikko’yu ziyaret etmek için idealdir. Bu dönemde renkleri değişen yapraklar sayesinde adeta bir renk cümbüşüne bürünen doğanın güzelliği kelimelerle tarif edilemez.

    devamı için tıklayın
  • Kamakura

    Kamakura

    Tokyo’ya 1 saatten az mesafede ve sahil şeridinde yer alan Kamakura, 150 yıl boyunca Japonya’yı yüz yıl süreyle yönetmiş olan Kamakura Şogunluğu’nun merkezi olması sebebiyle oldukça önemli bir şehirdir. Günümüzde ise son derece rahat ve keyifli bir deniz kenarı şehri olan Kamakura, çok sayıda eşsiz tapınağa ev sahipliği yapması sebebiyle Japonya’nın doğu Kyoto’su olarak kabul edilir. Bronzdan yapılmış ve ağaçlarla çevrili olan devasa Buda heykeli şehrin en gözde simgesi olsa da Zen tapınakları da bir o kadar eşsiz ve görülmeye değer niteliktedir.

    devamı için tıklayın
  • Hiroşima

    Hiroşima

    Tokyo’dan sonra, Japonya’nın en çok bilinen ikinci şehri olan Hiroşima, Honshu adasında yer alan 450 yıllık bir şehirdir. 6 Ağustos 1945 yılında yaşadığı atom bombası felaketiyle tarihe kazınan yaralı şehir, günümüzde “Barış Şehri” olarak adlandırılır. Dolayısıyla tüm şehrin ana teması ‘Barış’ üzerinedir; Barış Parkı, Barış Anıtı, Barış Müzesi gibi birçok örnek görülmektedir. Her yıl 6 Ağustos’ta anma günü düzenlenir, saldırıda ölenlerin isimleri teker teker okunur. Üst düzey Japon siyasetçiler de her yıl törene katılır. Şehirde ayrıca Hiroşima Kalesi ve 400 yıllık tarihi Shukkei-En Bahçesi görülmesi gereken yerler listesinde yerini alıyor.

    devamı için tıklayın
  • Kanazawa

    Kanazawa

    Devasa bir kalenin etrafına inşa edilmiş olan Kazanawa şehri 19.yüzyıl ortalarında Japonya’nın en büyük dördüncü şehri imiş. Günümüzde ise Ishikawa vilayetinin merkezi olan Kazanawa sanat konusunda öncülük etmektedir ve oldukça güzel bir “eski şehir” bölgesine sahiptir. II. Dünya Savaşı sırasında bombalardan korunmayı başarmış olan şehrin iç kısımlarındaki geleneksel Samurai evleri, Nagamachi bölgesi ve Higashi Chaya’daki Geyşa Çay Evi görülmeye değer güzellikteki otantik mekanlardır.

    devamı için tıklayın
  • Koya Dağı (Koya-San)

    Koya Dağı (Koya-San)

    8.yy’da yaşamış bir Budist rahip olan Kobo Daishi tarafından bulunduğu 805 yılından beri Japonya’da takipçileri olan Shingon (Doğru Söz) Budizm’inin en önemli merkezlerinden biri olan Koya San ve dağdaki tapınağın etrafında zamanla oluşmuş olan şehir, Shingon Budizminin ana üssü olarak kabul edilir. Kobo Daishi’nin mozolesinin bulunduğu bölge aynı zamanda Shikoku Adası’nın 88 tapınağını tavaf ederek hacı olmayı bekleyen Budist adaylarının haclarını bitirdiği noktadır. Turistlerin tapınakta 1 gece kalmalarına izin verildiği için burada bir Budist rahibin günlük hayatına dair fikir edinme imkânı da bulabilirsiniz.

    devamı için tıklayın
  • Marken

    Marken

    Direklerin üzerinde kurulmuş evler, bu şehrin en çok göze çarpan özelliklerinden birisidir. Marken Müzesi, Original House of Marken ve meşhur tahta Hollanda ayakkabılarının yapıldığı The Clog Experience burada mutlaka görmeniz gereken yerler arasında yer alır. Ayrıca, peynir severlerin kaçırmaması gereken bir durak olan Peynir Fabrikası da görülmesi gereken yerlerden birisidir.

    devamı için tıklayın
  • Okinawa

    Okinawa

    Okinawa, Japonya’nın en güneyinden Tayvan’a kadar inen Ryukyu takımadalarının en büyüğüdür. Günümüzde Ryukyu Adaları, Okinawa Prefektörlüğünün idari kontrolü altındadır. Tarih meraklılarının, 2. Dünya Savaşı’nın en kanlı savaşlarından birinin geçtiği ada olarak tanıdığı Okinawa; günümüzde Japonya’nın tamamı gibi büyük bir değişimden geçmiştir. Ryukyu takımadaları sadece 200 yıl kadar önce Japon kontrolüne geçtiği ve yerliler baskın Japon kültürüne karşı koyduğu için adanın gözle görülür, farklı bir kültürü vardır. Öyle ki, yaşlı Okinawalılar anakara Japoncasını anlayamaz. Anakaradan daha farklı dini inançları ve mutfakları vardır. Maldivler’le yarışan bembeyaz kumlu plajları ve turkuaz renkli deniziyle, Okinawa özellikle anakaradan gelen Japon turistler için favori bir destinasyondur. Taketomi Adası’ndaki koruma altına alınmış küçük “Ryukyu Köyü” ise kültürel bir seyahat isteyenlerin mutlaka görmesi gereken yerlerden biridir.

    devamı için tıklayın
  • İşigaki

    İşigaki

    Okinawa’nın batısında yer alan İşigaki Japonya’nın bir numaralı plaj destinasyonudur ve Yaeyama takımadalarındaki diğer adaları keşfedebilmek için ideal bir başlangıç noktasıdır. Japonya’nın en güzel kumsal plajlarına sahip olması ve özellikle Fusaki ile Maezato’daki korunaklı plajlar, İşigaki’yi çocuklu aileler için cazip hale getirmektedir. Tokyo’nun 2000 km güneyinde yer alan İşigaki’de diğer şehirlerdeki gibi tapınaklar yoktur. Burada; Nosoko Dağı’na rehberli tırmanışlar ve gün boyu kendinizi oyalayabileceğiniz çok çeşitli su sporlarının yanı sıra, günün yorgunluğunu atabileceğiniz oldukça canlı ve çılgın bir gece hayatı sizi bekler.

    devamı için tıklayın

Japon mutfağı yani Washoku, gastronomik lezzetleri sınırsız sayıda yöresel ve mevsimsel yemeklerle birleştirir. Kyoto, Japon mutfağının oluştuğu şehirdir ve günümüzde sıkça yenen Japon yemeklerinin çoğu imparatorluk döneminden gelir. 2013 yılında UNESCO tarafından gayri maddi kültür mirası olarak kabul edilmiş olan Japon mutfağı oldukça zengin ve çok yönlü bir mutfaktır. 

  • Pirinç

    Pirinç

    Bir kâse pişmiş pirinç Japon mutfağının olmazsa olmazıdır ve hemen hemen her yemeğin ana unsurunu oluşturur. Alkol, sirke ve un gibi birçok ürünün ham maddesini oluşturan pirincin kendisi de Japonlar için önemli bir tahıldır.

    devamı için tıklayın
  • Udon Eriştesi

    Udon Eriştesi

    Soba eriştesine göre daha kalın ve beyaz renkli bir erişte olan Udon eriştesi buğday unundan üretilir. Her yerde bulabileceğiniz Udon eriştesi soğuk ya da sıcak olarak bir çok farklı şekilde hazırlanır.

    devamı için tıklayın
  • Yakitori

    Yakitori

    Yakitori, tavuğun çeşitli yerlerinden hazırlanan lokmalık etlerin şişe dizilerek kömür ateşinde pişirilmiş halidir. Oldukça yaygın olarak bulunan ve çok sevilen bu yemek, geleneksel olarak bira veya sake ile birlikte yenir. Özellikle büyük şehirlerde akşam saatlerinde sokak satıcıları tarafından satılır.

    devamı için tıklayın
  • Sashimi

    Sashimi

    İnce dilimlenmiş çiğ et ürünlerinden oluşan Sashimi, Japon mutfağının en meşhur yemeklerinden birisidir. Sashimi yapılırken en çok deniz ürünleri kullanılsa da at eti, dana eti ve geyik eti gibi diğer etler de bu yemek için kullanılır.İnce dilimlenmiş çiğ et ürünlerinden oluşan Sashimi, Japon mutfağının en meşhur yemeklerinden birisidir. Sashimi yapılırken en çok deniz ürünleri kullanılsa da at eti, dana eti ve geyik eti gibi diğer etler de bu yemek için kullanılır.

    devamı için tıklayın
  • Tonkatsu

    Tonkatsu

    Domuz pirzolasının panelenerek kızartılmış hali olan Tonkatsu, ünlü bir Japon yemeğidir. Tonkatsu’nun tavuk eti, dana eti ya da kıyma ile hazırlanan versiyonları da bulunmaktadır.

    devamı için tıklayın
  • Okonomiyaki

    Okonomiyaki

    Ham maddesi krep hamuru ve lahana olan Okonomiyaki tavada kızartılarak hazırlanır ve ardından üzerine et, deniz ürünleri, peynir, wasabi gibi istenilen malzemeler konulur. Bu yemeğin isminin anlamı da içeriğine uygundur zira Japonca’da “okonomi” “istediğiniz gibi” anlamına gelir. Japonya’nın her yerinde bulabileceğiniz bu yemek özellikle ülkenin batı bölgelerinde oldukça popülerdir.

    devamı için tıklayın
  • Wagashi

    Wagashi

    Genellikle bir bardak yeşil çayla birlikte yenen bu geleneksel Japon tatlısı çok çeşitli şekillerde ve farklı malzemelerle yapılır. Bazı türleri yıl boyunca ülkenin her yerinde bulunabilse de bazılarını sadece belirli bölgelerde ya da belirli dönemlerde bulmak mümkündür. Hayvan ve çiçek şeklinde özenilerek yapılan çeşitleri de vardır.

    devamı için tıklayın
  • Çay

    Çay

    Çay, Japonya’da en çok içilen içecektir ve aynı zamanda Japon yemek kültürünün de önemli bir parçasıdır. Günün her saatinde sıklıkla tüketilen çayın envai çeşidi bulunmaktadır ancak yeşil çay en çok tüketilen çeşididir. Yeşil çay aynı zamanda geleneksel çay seremonilerinin de ana unsurudur.

    devamı için tıklayın
  • SakeSake ya da diğer bir ismiyle nihonshu, pirinçten üretilen bir tür şaraptır ve Japonya denince ilk akla gelen şeylerden biridir. Nihonshu, sıcak ya da soğuk olarak içilebilir ve genellikle filtrelenmiş olur ancak filtrelenmemiş nihonshu da yerliler arasında oldukça popülerdir.

    SakeSake ya da diğer bir ismiyle nihonshu, pirinçten üretilen bir tür şaraptır ve Japonya denince ilk akla gelen şeylerden biridir. Nihonshu, sıcak ya da soğuk olarak içilebilir ve genellikle filtrelenmiş olur ancak filtrelenmemiş nihonshu da yerliler arasında oldukça popülerdir.

    Sake ya da diğer bir ismiyle nihonshu, pirinçten üretilen bir tür şaraptır ve Japonya denince ilk akla gelen şeylerden biridir. Nihonshu, sıcak ya da soğuk olarak içilebilir ve genellikle filtrelenmiş olur ancak filtrelenmemiş nihonshu da yerliler arasında oldukça popülerdir.

    devamı için tıklayın

Japonya için önemli tarihler nelerdir?

 

Gion Matsuri: Kyoto’da gerçekleşen ve Japonya’nın en meşhur festivallerinden birisi olan Gion Matsuri, Temmuz ayı boyunca sürer. Aslen vebadan kurtulmak için bir dua seremonisi olan Gion Matsuri günümüzde oldukça eğlenceli bir sokak festivaline dönüşmüştür. Festivalin en gözde etkinliği, 17 ve 24. günlerde gerçekleşen ve Yamaboko Junko adı verilen tören alayıdır.


Awa Odori: Japonya’nın en büyük geleneksel dans festivalidir. Her yıl Tokushima’da 12-15 Ağustos tarihleri arasında gerçekleşen festival, sokakları dansla dolu bir renk cümbüşüne dönüştürür.

Yuki Matsuri: Sapporo’da her yıl Şubat ayında gerçekleşen Yuki Matsuri yani kar festivali, ilk olarak 1950 yılında liseli öğrencilerin yaptığı altı kar heykeliyle başlamış. Günümüzde ise festival, devasa kardan heykellerin adeta birbiriyle yarıştığı uluslararası bir yarışma haline gelmiştir.

Nebuta Matsuri: Ağustos’un 2’si ile 7’si arasında Aomori şehrinde gerçekleşen festivalin yürüyüşü gün batımıyla başlar ve uzun saatler sürer. “Nebuta”, insan figürlü dev ışıklı fenerlere verilen isimdir. Bu fenerlere ilahiler söyleyen dansçılar eşlik ederler.

Kochi Yosakoi Matsuri: Festival, yerel halkın Yosakoi Naruko dansını keşfetmesiyle 1954 yılı itibariyle kutlanmaya başlanmıştır. Yosakoi Bushi isimli yerel bir halk şarkısından yola çıkılarak yaratılmış olan bu dansı Ağustos ayının ortasında gerçekleşen festivalde bol miktarda seyretmek mümkündür. Ritimli müziğe eşlik eden dansçılar, bir yandan “Naruko” ismi verilen tokmakları birbirine vurarak tempo tutarlar.

Tanabata Matsuri: Ağustos ayının 6’sı ile 8’i arasında Miyagi’nin Sendai şehrinde gerçekleşen bu festival, Altair ve Vega isimli iki yıldız hakkındaki bir Çin efsanesine dayanır. Festival süresince sokaklarda renkli, devasa süslemeler görebilirsiniz.

Hakata Dontaku Matsuri: Mayıs ayının 3’ü ve 4’ünde Fukuoka şehrinde gerçekleşen bu festivalde, pilav servis etmek için kullanılan tahta “Shamoji” kaşıklarıyla sokaklarda geçit törenleri düzenlenir. Bu festivale aynı zamanda Hakata Dontaku Liman Festivali de denir çünkü festival süresince Hakata Limanı’nda bir sürü etkinlik düzenlenir. Festivalin kökeninin 500 yıl öncesine kadar dayandığına inanılır.

Japonya için vize gerekir mi? Vize nasıl alınır?

Japonya ile Türkiye arasındaki anlaşma gereği 3 aya kadar olan turistik seyahatlerde Türk vatandaşları vizesiz olarak ülkeyi ziyaret edebilirler.

Japonya ile Türkiye’nin saat farkı ne kadardır?

Japonya, Türkiye’den 6 saat ileridedir. Ülke, UTC+09:00 zaman dilimindedir.

 

Japonya’nın hava durumu ve iklimi nasıldır?

Hem okyanus ikliminden hem de karasal iklimden etkilenen Japonya genellikle ılıman bir iklime sahiptir. Dört mevsimin yaşandığı ülkede yaz ayları ılık ve nemli geçer. Kış ayları ise okyanus kıyılarında ılıman geçse de dağlık kesimlerde oldukça sert kış koşulları hüküm sürer. Sonbahar aylarında ise şiddetli fırtınalar ve tayfunlar görülür. 

Japonya’da hangi para birimi kullanılır?

Japonya para birimi Japon Yeni (JPY)’dir.

Japonya’da genel olarak fiyatlar nasıldır?

Küçük su: 106 Yen (¥)

Kahve: 370 ¥

Big Mac: 670 ¥

Uygun bir restoranda tek kişilik yemek: 800 ¥

Orta sınıf bir restoranda 2 kişilik 3 kap yemek: 4.000 ¥

Yerel bira: 400 ¥

Tek binişlik otobüs bileti: 180 ¥

Benzin: 123 ¥

Japonya’da restoran ve mağazalar kaça kadar açıktır? Hangi günler kapalıdır?

Dükkanlar genellikle Pazartesi’den Cumartesi’ye sabah 10:00 ile akşam 20:00 arasında açık olur. Pazar günleri ve resmî tatillerde ise kapalıdır.
Restoranlar ise sabah 10-11:00 gibi açılıp gece 23:00-24:00 gibi kapanırlar.

 
 

Japonya’nın önemli şehirlerini gezmek için kaç gün gerekir?

Japonya oldukça büyük bir ülkedir ve hem tarihi hem de kültürel açıdan son derece zengindir. Ülkeyi mümkün olduğunca uzun sürede ve sindirerek gezmek gerekir. Bu sebeple Japonya seyahatinizi minimum 10 gün ile 2 hafta arasında ayarlamanızı tavsiye ederiz.  

5 Dakikada Japonca- 10 Kelimelik/Cümlelik Dil Rehberi

Evet - Hayi - はい

Hayır - İe - いいえ

Merhaba - Moşimoşi - もしもし

Günaydın  - Ohayogozaimas - おはようございます

İyi akşamlar - Konniçiva - こんにちは

İyi geceler - Oyassumi - おやすみ

Nasılsınız? - Ogenkideska - お元気ですか

Teşekkür ederim - Kanşa - 感謝

Hoşçakal - Sayanora - さようなら

Lütfen - Şte Kudasayi - してください

Japonya’ya gitmeden önce bilmeniz gereken 10 şey:

1. Japonya’da bahşiş ödenmez. 

2. Soğuk algınlığına ve bakterilere karşı korunmak amacıyla ya da başkalarına da hastalık bulaştırmamak için Japonların çoğu sokakta ameliyat maskesi ile dolaşırlar. 

3. Japonya’da çoğu yerde kredi kartı geçmez; bu sebeple yanınızda nakit para bulundurmaya özen gösterin. 

4. Japonlar yüksek sesle konuşmazlar. Dolayısıyla sokakta bile onların bu sessiz iletişimine saygı göstermek ve ses tonunuzu mümkün olduğu kadar alçak tutmak gerekir. 

5. Müze ve tapınaklara giriş ücretsizdir.

6. Sokaklarda neredeyse yok denilecek kadar az çöp kutusu vardır dolayısıyla çöp kutusu bulana kadar çöpünüzü biriktirmek zorunda kalabilirsiniz. 

7. Halı bulunan yerlere, restoranların bazı bölümlerine ve evlere girerken ayakkabılarınızı çıkartmanız gerekir. 

8. Restoranlarda su bedavadır. 

9. Dövme, Japonlar için bir tabudur ve tüm dövmeler suçlularla daha doğrusu Yakuza(Japon mafyası) ile özdeşleştirilir. 

10. İnsanları ya da eşyaları elle işaret etmek Japon kültüründe son derece ayıp bir davranış olarak görülür.