Genel Bilgi

Eğer Paris'i görmediyseniz Avrupa’yı gezdim dememelisiniz. Caddelerinde yürürken bugüne kadar Paris hakkında aklınızda kalan romantizm, sanat gibi kavramların gerçek olduğunu yaşayarak görüyorsunuz. Çocuklarınızla Disneyland'a gitmek ise başlı başına Paris'e gitmek için bir bahane olabilir. Balayı planlıyor ya da partnerinizle aşk dolu bir tatil yaşamak istiyorsanız Paris’i rotanıza gönül rahatlığıyla ekleyebilirsiniz. Şehir, sunduğu büyülü romantizmin yanında ziyaretçilerine birçok tarihi ve kültürel mirası görme fırsatı da veriyor.


Paris seyahati, sanatçılar veya sanatseverler için de oldukça ideal bir seçenek. Paris’i dünyada en çok ziyaret edilen şehirlerden biri haline getiren diğer bir unsur ise; kentin aynı zamanda moda ve lüksün başkentlerinden biri olarak kabul edilmesi. Şehir, alışveriş ve moda tutkunlarına sunduğu sınırsız seçenekle de sıklıkla tercih sebebi oluyor.

Paris Nerededir?

Paris, Avrupa’nın batısında bulunan Fransa’nın kuzeyinde yer alıyor. Şehir, aynı zamanda bu ülkenin başkenti ve Fransa’nın en kalabalık şehri.


Şehrin, Avrupa’nın bazı önemli şehirlerine uzaklıkları şöyle;

Londra’ya uzaklığı: 450 km
Brüksel’e uzaklığı: 305 km
Marsilya’ya uzaklığı: 774 km
Nantes’a uzaklığı: 385 km
Basel’e uzaklığı: 517 km

Paris'e Nasıl Gidilir?

Dünyanın en yoğun havalimanlarından olan Charles de Gaulle Havalimanı şehrin misafirlerinin büyük bir bölümünü karşılama görevini üstleniyor.


Charles de Gaulle Havalimanına ülkemizden, THY, Air France, KLM (Amsterdam Schipol Havalimanı aktarmalı), Swiss (Zurich Havalimanı aktarmalı), Lufthansa (Frankfurt Havalimanı aktarmalı), Emirates (Dubai International Havalimanı aktarmalı) gibi birçok şirketle uçmanız mümkün.

Bu şirketlerden THY, Air France ve Pegasus direkt uçuşlarıyla öne çıkarken diğer firmalar genellikle aktarmalı olarak havalimanına uçuyor.

Şehirdeki bir diğer havalimanı ise; Orly Havalimanı. Daha düşük yoğunluklu bir trafiğe sahip olan Orly Havalimanı’na da her gün Pegasus direkt sefer ve Transavia havayolları tarafından seferler düzenleniyor.

Paris'e Ne Zaman Gidilir?

Şehir, yılın her mevsimi ve her ayında hareketli ve yaşayan bir kent olmasının yanı sıra bölgede tipik Batı Avrupa iklimi hüküm sürüyor. Kışın en sert aylarında 1-2 haftayı bulan oldukça soğuk dönemler geçiren Paris’i rahatça gezebilmek için ideal dönemler İlkbahar ve Sonbahar ayları olarak biliniyor. 

Paris'te Şehir İçi Ulaşım

Paris şehrinde toplu ulaşım RATP isimli kurum tarafından düzenleniyor. Şehrin neredeyse her bölgesine otobüs ile ulaşma imkânı bulunmasının yanında Paris, metro ulaşımı konusunda da dünyanın en gelişmiş şehirlerinden biri olarak öne çıkıyor. Toplam 16 hattan oluşan ve 214 KM boyunca uzanan metro sistemiyle şehrin neredeyse her bölgesine kolayca ulaşabilirsiniz. Paris’teki metro güzergahlarını ve bağlantılarını görmek için telefonunuza ‘’Next Stop Paris’’ gibi bir uygulamayı indirebilirsiniz.


Yeraltı metrosu dışında Paris’te yer üstü raylı sistemler de ulaşımın önemli bir parçasını oluşturuyor. Özellikle havalimanlarından şehir merkezlerine ulaşım konusunda raylı sistemleri tercih edebilirsiniz.

Eğer Charles de Gaulle havalimanından şehir merkezine ekonomik bir çözüm arıyorsanız raylı sistemleri tercih etmelisiniz. Tren yoluyla havalimanından şehrin kalbindeki bir durağa gitmeniz mümkün. Bu duraklardan birinde inip, metroya binerek istediğiniz yere ulaşabilirsiniz.

Şehirde taksi kullanmak da mümkün ancak fiyatlar tüm Avrupa kentlerinde olduğu gibi biraz yüksek.


Bir yerden bir yere gitmek için kilometre başına ödemeniz gereken ücret 1.27 Euro (koşullara göre değişebilir) ve taksimetre 2,60 Euro’dan açılıyor. Gece tarifesi için ayrı ücretlendirme yapılıyor. 4. ve 5. Yolcu için ekstra ücret alınıyor ve 5 kg üzerindeki bagajların her biri için 1 Euro ekstra ücret alınıyor.

Taksi fiyatları için örnekler: (Bu fiyatlar kesin fiyatlar değildir, koşullara göre değişebilir)

Charles de Gaulle Havalimanı – Paris Kent Merkezi arasındaki mesafe 50-60 Euro,

Charles de Gaulle Havalimanı – Disneyland Paris arasındaki mesafe 45-55 Euro

Eyfel Kulesi – Charles de Gaulle Havalimanı arasındaki mesafe 45-55 Euro

Bu büyülü şehrin, mutlaka gezilip görülmesi gereken mekanlarını sizler için derledik;

  • Eyfel Kulesi

    Eyfel Kulesi

    1889 yılında Fransız Devrimi’nin 100.yıl kutlamaları için Gustave Eiffel tarafından inşa edilen ve her yıl 5 milyondan fazla turistin akınına uğrayan Eyfel Kulesi, şehrin ve dünyanın en ünlü simgesel yapısıdır. Binlerce ton demir ve çelik kullanılarak inşa edilen kule, şehre gidenlerin ilk durağı olarak kendisine yer buluyor. 300 metre yüksekliğe ulaşan ve üç ayrı bölümden oluşan kuleye çıkmak için iki farklı yolu tercih etmek mümkün. Kondisyonuna güvenen ve sıra beklemek istemeyen ziyaretçiler merdivenleri tercih ederken, daha konforlu bir şekilde kulenin tepesine ulaşmak isteyenler için de asansör bulunuyor. Kulenin ilk bölümünde Eyfel’in tarihi hakkında bilgi veren bir müze bulunurken, ikinci bölümde dünyaca ünlü Le Jules Verne Restaurant yer alıyor. Üçüncü yani son bölümde ise Paris’in eşsiz manzarasının keyfini çıkarabileceğiniz seyir terası ziyaretçilere sunuluyor.

    devamı için tıklayın
  • Louvre Müzesi

    Louvre Müzesi

    Dünyanın en çok ziyaret edilen müzelerinin başında gelen Louvre Müzesi, ünlü imparator Napolyon tarafından Louvre Sarayı müzeye çevirildikten sonra asıl ününe kavuşmuştur. Paris'in en büyük saraylarından biri olan yapı, yıllar içinde sürekli genişletilerek bugünkü haline gelmiştir. Müzeye girişler genellikle 1989'da müzeye eklenen meşhur cam piramit kapısından sağlanıyor. Oldukça büyük ve kapsamlı olan müzede tüm eserleri görebilmek için günlerce gezmeniz gerekebilir hatta bir hesaplamaya göre Louvre'daki her esere 1 dakika baksanız, müzenin kapalı olduğu günler dahilinde tüm müzeyi 364 günde gezebiliyorsunuz. Louvre Müzesi dendiğinde tabi ki akla ilk olarak "Mona Lisa" gelir ancak bu eserin dışında Antik Yunan ve Mısır'a ait nadide eserler ve muazzam bir resim koleksiyonu vardır. Müze aynı zamanda Dan Brown'un, Da Vinci Şifresi adlı kitabına da ilham kaynağı olmuştur.

    devamı için tıklayın
  • Sen Nehri

    Sen Nehri

    Aşkın şehri Paris’de aşıkların ilk rotalarından biri de tabi ki Sen Nehri (La Seine) oluyor. 776 KM uzunluğundaki nehir boyunca çeşitli gezi tekneleri turistlere hizmet veriyor. Şehri kuzey ve güney olarak ikiye ayıran nehir boyunca yapacağınız tur ile kentin birçok simge yapısını yakından görebilir ve romantik dakikalar yaşayabilirsiniz. Eşsiz fotoğraflar çekme fırsatı da bulabileceğiniz nehir gezisi size adeta Paris’in bir özetini çıkaracak.

    devamı için tıklayın
  • Notre Dame Katedrali

    Notre Dame Katedrali

    Gotik mimarinin en önemli örneklerinden olan Notre Dame Katedrali şehrin en çok ziyaret edilen turistik merkezlerinden bir diğeri. Victor Hugo’nun dünyaca ünlü eseri Notre Dame’ın Kamburu romanına da ev sahipliği yapan katedral halen şehrin dini merkezi olma durumunu koruyor.

    devamı için tıklayın
  • Versay Sarayı

    Versay Sarayı

    UNESCO Dünya Mirası listesinde bulunan görkemli saray, şehir merkezinin 20 KM kadar dışında bulunuyor. Napolyon ve 14. Louis gibi tarihe yön vermiş Fransız hükümdarlarına ev sahipliği yapmış saray Avrupa tarihini etkili bir şekilde yansıtıyor.

    devamı için tıklayın
  • Pont des Arts

    Pont des Arts

    Türkçeye ‘Sanat Köprüsü’ olarak çevirebileceğimiz, Pont des Arts Paris’in son yıllarda popülaritesi artmış simgelerinden biri. Araç trafiğine kapalı olan köprü; aşklarını ölümsüzleştirmek isteyenlerin köprüye taktıkları binlerce aşk kilidi ile meşhur. Pont des Arts’a, sonradan dünyanın bazı başka yerlerinde de görülen ‘aşk kilidi’ inanışının doğduğu köprü diyebiliriz. Ayrıca bu köprüde; şarap & peynir eşliğinde piknik yaparken sokak müzisyenlerinin performanslarını dinleyip sevdiğinizle romantik dakikalar geçirebilirsiniz.

    devamı için tıklayın

Gastronomi meraklılarının da uğrak noktalarından olan Paris’te özgün Fransız Mutfağı'nın birçok eşsiz yemeğini ve içkisini tatmak mümkün. Özellikle şarap dendiğinde akla ilk gelen ülke olan Fransa’nın lezzetli şaraplarını Paris’te keyifle tadabilirsiniz. Şarapların yanı sıra, şehrin dünyaca ünlü restoranlarında lüks Fransız yemeklerinin tadına bakabilir, eğer damak tadınıza uygunsa Kurbağa Bacağı, Ördek, Salyangoz gibi Fransız mutfağının simge lezzetlerini deneyebilirsiniz.

Sabah kahvaltılarında ve gün içerisinde ise şehirde birçok farklı krep çeşidini tadabilir ve Fransız kahvaltısı dendiğinde ilk akla gelen lezzet olan Kruvasan’ı yerinde deneyebilirsiniz.

Eğlence ve alışveriş denince Avrupa'da ilk akla gelen şehir olan Paris'teki alternatiflerden bazılarını sizler için derledik;

  • Disneyland

    Disneyland

    Paris ve eğlence dendiğinde ilk akla gelen kuşkusuz, Avrupa’nın en büyük eğlence merkezlerinden Disneyland oluyor. Walt Disney karakterleriyle eğlenceli ve heyecanlı bir gün geçirmek isteyen turistlerin akınına uğrayan Disneyland, şehir merkezine 32 KM uzaklıkta bulunuyor. Disneyland’a şehrin çeşitli yerlerinden düzenlenen turlara katılarak veya toplu ulaşım araçlarını kullanarak bireysel olarak gidebilirsiniz.

    devamı için tıklayın
  • Moulin Rouge Kabaresi

    Moulin Rouge Kabaresi

    Yıl boyunca dünyaca ünlü çeşitli film festivalleri, dans gösterileri, müzikaller ve konserler düzenlenen şehirde mutlaka katılmak isteyeceğiniz etkinliklerden bir tanesi de Moulin Rouge Kabaresi. Dünyanın en ünlü kabarelerinden olan Moulin Rouge’u Paris gezinizde görmek isterseniz, ziyaret tarihinize göre biletinizi önceden ayırtmanızda fayda var.

    devamı için tıklayın
  • Le Batofar

    Le Batofar

    Paris gece hayatının olmazsa olmaz mekanlarından biri olan La Batofar; içinde bar, gece kulübü, restoran ve konser alanı yer alan bir gemi aslında. Mekanda, daha çok elektronik, ‘underground’ ve alternatif rock tarzı müzikler çalınıyor. Sen Nehri’nde yüzen bir gemi içinde eğlenmek farklı bir deneyim olabilir. Mayıs-Eylül ayları arasında güverteye yerleştirilen şezlonglarla mekana plaj havası veriliyor ve çok daha keyifli oluyor. Ayrıca manzarasının da harika olduğunu belirtmekte fayda var.

    devamı için tıklayın
  • Barrio Latino

    Barrio Latino

    Salsa ve Tango tarzı Latin danslarına gönül veren Parizyenlerin uğrak yerlerinden biri olan bir mekan Barrio Latino. 4 kata yayılan mekanın dekorasyonu, Latin sıcaklığını hissettiren büyülü bir atmosfer yaratacak şekilde tasarlanmış. Genellikle saat 23:00’ten sonra hareketlenen mekana giriş ücreti 20 Euro, bu ücrete bir içki de dahil. Mekanın restoranında yemek yiyecekseniz giriş ücreti alınmıyor.

    devamı için tıklayın
  • Şanzelize Caddesi

    Şanzelize Caddesi

    Yalnızca şehrin değil, dünyanın en ünlü caddelerinden olan Şanzelize Caddesi de Paris’te alışveriş ve eğlencenin merkezlerinden bir tanesi. Cadde boyunca uzanan kafeler, Fransız pastaneleri ve dünyaca ünlü markaların mağazaları bölgeyi şehrin en hareketli noktalarından biri haline getiriyor.

    devamı için tıklayın
  • La Vallée Village

    La Vallée Village

    Şehirde dünyaca ünlü birçok marka bulunurken, bu markalara daha uygun fiyatla sahip olmanın yolu outlet ürünlere yönelmekten geçiyor. Paris'in kısmen dışında kalan La Vallée Village; tam bir outlet köyü. Özenilen mimarisiyle ufak binaların art arda sıralandığı bu bölgeye tren yolunu kullanarak ulaşabilirsiniz. Val d'Europe bölgesinde kalan La Vallée Village'de; Burberry, Armani, Calvin Klein gibi ünlü markaların outlet ürünlerine kolayca ulaşabilirsiniz.

    devamı için tıklayın
  • Mi-fugue Mi-raisin

    Mi-fugue Mi-raisin

    Paris seyahatinizde dünyaca ünlü Fransız şaraplarından satın almak isterseniz tercih edebileceğiniz dükkanlardan bir tanesi Mi-fugue, Mi-raisin. Rue Delambre’de bulunan dükkan, sahibinin şarap ve müzik tutkusunu bir arada sergiliyor. Bir araya geldiğinde muhteşem bir uyum yakalayan bu ikiliyi siz de seviyorsanız; Mi-fugue, Mi-raisin’i görmenizi tavsiye ederiz.

    devamı için tıklayın

Paris için vize gerekir mi? Paris'e vize nasıl aınır?

Fransa birçok Avrupa ülkesinde olduğu gibi vize konusunda Schengen Protokollerini uyguluyor. Bordo Pasaport sahipleri gerekli şartları yerine getirdiklerinde Fransız Konsolosluğuna bireysel başvuruda bulunabilirler. Aynı zamanda çeşitli acentalar vasıtasıyla da belirli bir ücret karşılığında vize başvuru sürecinde yardım alabilirsiniz.

Paris'te havalimanlarının kent merkezine uzaklığı ne kadardır?

Paris’in en büyük havalimanı Charles De Gaulle kent merkezine 30 KM uzaklıkta bulunuyor. Diğer havalimanı Orly ise şehrin 18 KM kadar güneyinde yer alıyor.

Paris ile Türkiye arasındaki saat farkı ne kadardır?

Paris yerel saati ülkemizden 2 saat geride bulunuyor.

Paris'te iklim & hava durumu nasıldır?

Paris’te iklim şartları genel olarak ülkemizle benzerlikler gösteriyor. Kış aylarının bir kısmı soğuk ve yağışlı geçerken, yaz aylarının ortalarında 30’lu derecelerin üstünü görmek mümkün. İlkbahar ve Sonbahar aylarında ise daha ılıman bir iklim mevcut


Paris’te aylara göre ortalama en düşük ve en yüksek sıcaklıklar:

Ocak: 3 - 8 C°

Şubat: 2 - 9 C°

Mart: 4 - 13 C°

Nisan: 6 - 15 C°

Mayıs: 10 - 20 C°

Haziran: 13 - 23 C°

Temmuz: 15 - 25 C°

Ağustos: 15 - 25 C°

Eylül: 11 - 21 C°

Ekim: 9 - 17 C°

Kasım: 5 - 11 C°

Aralık:  3 - 8 C°

Paris'te kullanılan para birimi nedir?

Fransa’da birçok Avrupa ülkesinde olduğu gibi Euro kullanılıyor.

Paris'te genel olarak fiyatlar nasıldır?

Paris bu konuda çok geniş bir fiyat aralığına sahip. 5-10 Euro gibi fiyatlarla ufak atıştırmalarla öğünleri geçirebileceğiniz gibi, oldukça lüks restoranlarda 3 haneli rakamları ödeyerek de karnınızı doyurabilirsiniz. Ucuz bir restoranda; iki kişi için ödenecek ücret 25 ila 35 Euro arasında değişiyor. Orta segment bir restoranda ise, iki kişi için ödenecek ücret 40 ila 60 Euro arasında değişiyor.

Paris'te müzeler, restoranlar & mağazalar kaça kadar açıktır?

Şehirde, bölgelere göre ufak farklılıklar gösterse de genelde market ve mağazalar saat 20:00 civarında kapanmaya başlıyor. Aynı zamanda Paris’te birçok müze Salı günleri kapalı oluyor. Pazar günleri de dükkanların büyük bir kısmının kapalı olduğunu hatırlatalım.

Paris'in tehlikeli bölgeleri nerelerdir?

Paris her ne kadar dünyanın en çok turist çeken bölgelerinden olsa da özellikle şehir merkezinden uzak bölgelerde ara sokaklara güvenlik açısından çok fazla girmemekte fayda var. Özellikle 10. ve 19. Bölgede gece geç saatlerde dikkatli olmanız öneriliyor.

Paris’i gezmek için kaç gün gerekir?

Şehir turistik olarak oldukça zengin olduğu için Paris’I gerçek anlamda görebilmek için oldukça fazla zamana ihtiyacınız var. Ancak yine de ilk seyahatinize en az 1 haftalık bir süre ayırmanız yeterli olacaktır.

Paris için önemli tarihler nelerdir?

Fransa Açık Tenis Turnuvası – Mayıs


Bellyfusions Dans Festivali – Ocak

Uluslararası İnsan Hakları Film Festivali – Mart

Rock en Seine (Rock Müzik Festivali) – Ağustos

Bastille Day (Fransız Devrimi) – 14 Temmuz

Paris Jazz Festivali – Haziran/Temmuz

Paris’e Gitmeden Önce Bilmeniz Gereken 12 Şey:

1. Şehir renkli yapısı ve lüksü simgelemesi sebebiyle “Işık Şehri” (Ville Lumiere) olarak da anılıyor.


2. Toplu taşıma araçlarında tek kullanımlık, 1 günlük veya 5 günlük kartlar kullanılıyor. Tek kullanımlık bilet 1.70 Euro’dan satılırken, günlük biletin fiyatı ise 10.85 Euro.

3. Özellikle Louvre Müzesi, Eyfel Kulesi gibi en ünlü turistik yerlerde uzun kuyruklarla karşılaşmanız olası. Bu konuya hazırlıklı olmakta fayda var.

4. “Fransa’da kimse İngilizce konuşmuyor” klişesi kısmen de olsa doğru. Seyahatinize başlamadan önce belli başlı Fransızca birkaç kelime öğrenmenizde fayda var.

5. Quartier Latin bölgesi Paris’in kültürünü en net şekilde yansıtan mahalle olarak biliniyor. Çoğunlukla öğrenci ve ressamların konakladığı bölgeyi mutlaka ziyaret etmelisiniz.

6. Versay Sarayı’nda 1300 oda bulunmasına rağmen tek bir tuvalet bulunmuyor. Bunun sebebi sarayın inşa edildiği dönemdeki asillik anlayışının bunu gerektirmesi.

7. Gezeceğiniz müzelere ayrı ayrı giriş ücreti vermek yerine Paris Museum Pass kartından satın alabilirsiniz. Kart fiyatları geçerlilik süresine göre 48 Euro ile 74 Euro arasında değişiklik gösteriyor. 

Paris’te görülmesi gereken yerler kategorisinde yer alan birçok yere ise ‘’Paris Attraction Pass’’ alarak ücretsiz girmeniz mümkün fakat Paris Attraction Pass’ın ücretinin de oldukça yüksek olduğunu belirtmemiz gerek. Eğer seyahatinizi turistik bölgeleri görme odaklı değil, yemek ve dinlenme üzerine planladıysanız Paris Attraction Pass satın almak için iki kere düşünmelisiniz. Bu arada Paris Pass’ın resmi web sitesinden alabileceğiniz diğer bir kart ise ‘’travelcard’’ olarak geçen Paris için ücretsiz ulaşım kartı. Bu kartı satın alarak metro, tramvay, füniküler, otobüs gibi birçok ulaşım aracını ücretsiz kullanabilirsiniz.

8. Şehirde her ne kadar Avrupa’nın en gelişmiş metro sistemlerinden biri olsa da zaman zaman trafik sıkışıklığı yaşanabiliyor.

9. Son yıllarda yaşanan terör olayları sebebiyle şehirde güvenlik önlemleri en üst düzeyde. Paris’i gezerken çevrede bol bol polis ve asker görmeniz olası.

10. Paris'te her ayın ilk Pazar günü en ünlüleri de dahil olmak üzere çoğu müze ücretsiz hizmet veriyor. Eğer seyahatinizin tarihleri uygunsa bu fırsattan faydalanabilirsiniz.

11. Eğer bir restorana ya da markete girerseniz mutlaka karşınızdaki kişiye eğer erkekse ‘’bonjour, monsieur’’, kadınsa ‘’bonjour, madame’’ (iyi günler beyefendi, iyi günler hanımefendi) diye hitap edin. Sadece ‘’bonjour’’ demeyi de tercih edebilirsiniz.

Fransa, tipik bir Akdeniz ülkesine göre yabancılara daha mesafeli bir ülke. O yüzden karşınızdaki kişiyi nazik bir şekilde selamlamazsanız kaba bir cevap almanız muhtemel.

12. Eğer elinize bir Paris haritası alarak Paris’i gezmeye başlarsanız Paris’in 20 bölgeye ayrıldığını göreceksiniz. Örneğin, ‘’Île de la Cité’’ 1. yerel idare bölgesi olarak geçiyor ve şehrin tam merkezini gösteriyor.

Paris'te Nerede Yemeli? Nerede İçmeli?

Paris’te nerede yemek yenir sorusu için sınırsız sayıda cevap mevcut olsa da sizin için bazı önerileri listeledik.

  • Chartier

    Chartier

    Paris’in hem yerlileri hem de şehre gelen turistler tarafından sıklıkla ziyaret edilen restoranı Chartier, 8 ve 9 numaralı metro hatlarının geçtiği Grand Boulevard istasyonunun hemen yakınında bulunuyor. 100 yılı aşkın bir süredir hizmet veren restoran uygun fiyatlarıyla yoğun ilgi görüyor. Ancak bu yoğun ilgi sonucunda özellikle öğlen ve akşam yemeği saatlerinde uzun kuyruklarla karşılaşmanız da olası.

    devamı için tıklayın
  • Crêperie du Vieux Journal

    Crêperie du Vieux Journal

    Meşhur Fransız kreplerini tatmak için harika bir seçenek olan Crêperie, 17 Rue Brea bölgesinde bulunuyor. Küçük ancak sıcak bir dükkan olan mekanda onlarca farklı çeşit krep arasından dilediğinizi seçebilirsiniz. Dükkanın dekorasyonunda kullanılan eski gazete ve dergiler de mekanın nostaljik bir havaya bürünmesine sebep oluyor.

    devamı için tıklayın
  • Café des 2 Moulins

    Café des 2 Moulins

    Amelie filmiyle adını dünyaca üne kavuşturan kafe Rue Lepic’te bulunuyor. Özellikle kahvaltılarının denenmesi gereken mekânda halen Amelie filminin afişleri ve çeşitli dekorları bulunuyor. Fiyatlarının kısmen de olsa yüksek olduğu kafeye giderken happy hour saatlerini denk getirmeye çalışmakta fayda var.

    devamı için tıklayın
  • Le Baratin

    Le Baratin

    Paris’in şeflerinin öğlen yemeklerini yediği mekan; kaliteli hizmeti, lezzetli yemekleri ve uygun fiyatlarıyla çok iyi bir seçenek. Gerçek Fransız yemekleri yiyebileceğiniz restoranın servis ettiği şaraplar da oldukça başarılı. Salı ve Cuma günleri arasında açık olan restoran, 3 Rue Jouye – Rouve bölgesinde yer alıyor.

    devamı için tıklayın
  • Dede La Frite

    Dede La Frite

    Bütçenizi zorlamadan, rahat, salaş ve sıcak bir ortamda atıştırmak isterseniz Dede La Frite’e mutlaka gitmelisiniz. 1 tabak Fransız usulü patates kızartması (2,5 Euro) ve yanında 500 ml’lik bira için toplamda 8 Euro ödeyerek bira patates keyfi yapabilirsiniz. Bu mekâna özellikle öğleden sonra 15:00 – 18:00 saatleri arasında giderseniz ‘Happy Hour’ indiriminden de faydalanabilirsiniz. Restoran; Montmartre Caddesinde, 135 numarada yer alıyor.

    devamı için tıklayın
  • La Bellevilloise

    La Bellevilloise

    Harika kokteyller içip, sergi gezebileceğiniz, canlı müzik dinleyebileceğiniz, ev yapımı tadında lezzetler tadabileceğiniz Parizyen eğlence anlayışını olabildiğince yansıtan bir mekân La Bellevilloise. Paris’te yaşayan yerli halkın sıklıkla tercih ettiği mekânda, Pazar günleri caz müzik eşliğinde brunch da yapılabiliyor. La Bellvilloise, Paris’in Boyer Caddesi’nde 19 numarada yer alıyor.

    devamı için tıklayın
  • La Rotonde

    La Rotonde

    Muhteşem bir lokasyona sahip mekân, misafirlerine yeme içmenin yanında birçok farklı atraksiyon da sunuyor. Ana binasının yanı sıra 600 metrekarelik terası da oldukça çekici. Burada sıklıkla; Dj performansları, konserler ve çeşitli partiler düzenleniyor. İçerisinde sanat galerisi ve sergi alanları da olan mekânın kokteylleri de tatmaya değer. Paris’teki La Rotonda adlı restoranlarla karıştırmamanız için bahsettiğimiz yerin; Place de la Bataille de Stalingrad’da olduğunu belirtmekte fayda var.

    devamı için tıklayın